Son günlerde medyada yer alan iddialara, düzenlediği toplantıda yanıt veren Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer Belediyesi’nin LGBT bireylere özel herhangi bir merkezi olmadığını belirtti. Yürütülen kampanya ile nefret suçu işlendiğini söyleyen Erdem, “Yaşananlar siyasi bir linç girişimi ve asıl hedef CHP” dedi.
Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, sosyal medya üzerinden başlatılan karalama kampanyasına ilişkin, CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca ve CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz ile birlikte basına açıklama yaptı. Nilüfer Belediyesi Halk Evi’ndeki Basın Toplantı Odası’nda düzenlenen açıklamaya, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcıları Zafer Yıldız, Osman Ayradilli, Remzi Çınar ve Mehmet Temirtaş ile CHP’li gençler de katıldı.
Son günlerde medya tarihine ve siyaset tarihine geçecek, inanılmaz olaylar yaşadıklarını belirterek sözlerine başlayan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer Belediyesi ve CHP’ye yönelik karalama iddialarına değindi. Adeta bir akıl tutulması yaşandığını ifade eden Başkan Erdem, “Bir yerden düğmeye basıldı ve bir anda sosyal medyada, yandaş basında ve birçok internet yayınında aynı başlığı görür olduk. ‘CHP’li Nilüfer Belediyesi LGBT için özel merkez kurdu’ başlığıyla servis edilen asılsız haberler yayınlandı. Hemen yazılı bir açıklama yaparak iddiaların asılsız olduğunu söyledik. Bir kez daha altını çizerek söylüyorum. Nilüfer Belediyesi’nin LGBT bireylere özel herhangi bir merkezi yoktur” dedi.
Nilüfer Kent Konseyi Gençlik Meclisi’nin, Nilüfer Gençlik Evi’nde gençlere yönelik Toplumsal Cinsiyet Atölyesi organize etiğini belirten Başkan Erdem, bahsedilen merkezin Nilüfer’de gençlerin eğitim çalışmalarını yürüttüğü bir mekan olduğunu ve LGBT bireylere özel bir merkez olmadığını vurguladı. Başkan Erdem konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bahsedilen atölye çalışmasında gençlere; toplumsal cinsiyet eşitliği, temel kavramlar, şiddet ve şiddetle mücadele yöntemleri gibi konuları içeren bir eğitim verilmesi planlanmıştır. Bunları açıkladık ancak buna rağmen karalama kampanyalarına devam ettiler. Nilüfer Kent Konseyi’ni ve Nilüfer Gençlik Evi’ni hedef tahtasına koydular ve bu kışkırtmaların sonunda kendisine ‘ülkücü gençlik’ diyen bir grup, Nilüfer Gençlik Evi’ni bastı. Ardından İçişleri Bakanlığı’nın hakkımızda soruşturma başlatacağı duyumunu aldık. Daha sonra Cumhuriyet Kadınları Derneği ile ülkücü gençler belediyemizin önünde tekbir getirerek bizi kınayan açıklamalar yaptılar. Belediyemizin Eşitlik Birimi’ni “LGBT Dayatma Merkezi” olarak tanımlayıp eleştirdiler. Yani biz ne dersek diyelim sesimizi duyan olmadı. Ardından bazı siyasi partiler de ‘Bu merkez ahlaka aykırı’ diyerek bizi kınadılar. Yani hâlâ olmayan bir merkez üzerinden kampanya yürütüyorlar.”
Eşitlik Birimi’nin sadece Nilüfer Belediyesi’ne özgü bir oluşum olmadığını ifade eden Başkan Erdem, bizzat İçişleri Bakanlığı’nın genelgesiyle pek çok belediyenin bünyesinde Eşitlik Birimi kurulduğunu söyledi. Bu birimin toplumun farklı kesimlerine toplumsal cinsiyet eğitimleri de verdiğini belirten Başkan Erdem şöyle devam etti: “Hergün bir kadın cinayetiyle ya da bir şiddet haberiyle uyandığımız bir zamanda insanlara bu eğitimlerin verilmesinden doğal ne olabilir? Öte yandan Milli Eğitim bünyesinde bile toplumsal cinsiyet eşitliği içeriğiyle sosyal organizasyonlar yapıldığını biliyoruz. Gençleri, şiddet kavramını sorgulamaya yöneltmesi bakımından bu da doğru bir iştir. Ama Nilüfer Belediyesi yapınca işte böyle siyaseten karalama kampanyalarına hedef olur. Nilüfer Belediyesi sanki gençleri eşcinselliğe teşvik ediyormuş gibi asılsız, kasıtlı ve siyaset uğruna halkı yanıltarak kamu barışını bozacak yayınlar yapılmaktadır. Bunları reddediyorum ve kınıyorum. Vatandaşlarımızdan, bu yalan haberler üzerine kurulu karalama kampanyalarına alet olmamalarını ve gerçeği sorgulamalarını rica ediyorum. Yandaş basının bu süreçte attığı başlıklar nasıl bir nefret suçu işlendiğinin kanıtıdır.”
Yaşananların siyasi bir linç girişimi olduğunu söyleyen Başkan Erdem, “Öyle anlaşılıyor ki asıl hedef CHP’dir” ifadesini kullandı. İçişleri Bakanlığı’nın konuyla ilgili başlattığı ön inceleme kapsamında müfettişlerin Nilüfer Belediyesi’ne geldiklerini de belirten Başkan Erdem, “Dezenformasyon Yasası kapsamında bir girişiminiz olacak mı” sorusu üzerine de şöyle konuştu: “Şimdi tam zamanı işte. Dezenformasyon Yasası, suç duyurusunda bulunduğumuz zaman, buradaki yayınlarla ilgili ne yapılacağını ortaya koyacaktır. İçişleri Bakanlığı’nın müfettişi de burada. Bu yayınları kendisine de ileteceğiz. Yasa gereği bu yayınları yapan kişiler hakkında nasıl bir önlem alınacak, biz de sizlerle beraber göreceğiz. Yasanın uygulanmasının nasıl yürüyeceğini, bizimle ilgili yayınlarda nasıl bir karar alınacağı da böylece ortaya çıkmış olacak.”
CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz da, siyasi parti olarak her türlü eleştiriye açık olduklarını ancak işin hakaret ve sokakları terörize etme boyutuna geldiğinde haklı tepkilerini ortaya koyduklarını söyledi. Yılmaz, bazı basın organlarında yer alan haberlerin başlıklarına da büyük tepki gösterdi. Bütün tarafları aklı selime davet eden Yılmaz, Nilüfer’in bu şekilde haberlerle, saldırılarla gündemde olmasını kabul etmediklerini ifade etti. CHP ilçe binasına da belli bir grup tarafından yazılama çalışması yapıldığını söyleyen Yılmaz, CHP Nilüfer Gençlik Kolları’nın bu duruma anında ve itidalli bir şekilde müdahale ettiğini belirtti. Herkesi dayanışma içinde kadına ve çocuğa karşı işlenen suçlarla mücadeleye çağıran Fırat Yılmaz, iftira ve karalama kampanyalarıyla Nilüfer’de sürecin yönetilemeyeceğini, Nilüfer sokaklarının terörize edilemeyeceğini vurguladı. Fırat Yılmaz, “Biz sonuna kadar itidalli şekilde süreci yöneteceğiz, hiçbir şekilde hiçbir kavganın içinde yer almayacağız. CHP Nilüfer ilçe örgütü olarak şiddetin tarafı değiliz” ifadelerini kullandı.
CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca da iddialara tepki gösterdi. Siyasi olarak belli sorumluluğu olan, önemli görevlerde bulunmuş siyasilerin bazı konularda açıklama yaparken konu hakkında bilgi sahibi olmaları gerektiğini ifade eden Karaca şöyle konuştu: “Siyasi görevlerde bulunan siyasiler, bazı sosyal medya tetikçilerinin attığı iftiralar üzerinden bir algı yaratma peşine düşmemeli. Onların yapması gereken çok önemli işler varken, bunları bırakıp ki İçişleri Bakanlığı genelgesiyle birçok AKP’li belediyenin de benzer çalışmalar yaptığı halde bir fırtına koparılmaya çalışılıyor. Tablo ortada. Bunların saldırmalarına çok şaşırmıyoruz. İstanbul Sözleşmesi’ni kaldıran bir siyasi anlayıştan farklı bir şey zaten beklemiyoruz. Biz, yurttaşlarımızın bu konuda sağduyulu olmasını istiyoruz.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
Bağımsız, yeni nesil, tarafsız haber ve haberciliğin en üst noktasında yer alan habergezgini.com ile Türkiye’nin ve dünyanın gündemini takip edebilirsiniz.