8. Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Festivali’nin 26 Kasım günü gerçekleşen programında gösterimlerin ardından yapılan ekip söyleşilerinin yanı sıra “Uluslararası Ortak Yapımların İnsani Yönü” ve “Festivallerle Tanışalım” söyleşilerinde sektör profesyonelleri ağırlandı.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla, Sinema Genel Müdürlüğü, TRT, THY, AA, Albayrak Medya, Vakıf Katılım Bankası, Albaraka Türk Katılım Bankası ve Yunus Emre Enstitüsü’nün destekleriyle, Beyoğlu Belediyesi’nin ev sahipliğinde, Fidan Sanat Vakfı tarafından bu yıl 8’incisi düzenlenen Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Festivali’nin 26 Kasım Cumartesi günü programı Atlas 1948 Sineması ve Akademi Beyoğlu’nda gerçekleşti.
Uluslararası Finalist Filmler Seyirciyle Buluştu
8. Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Festivali’nin üçüncü gününde Sung Cheol Kim’in “Robo99”, Francesco Di Gioia’nın “Fathers’ Land”, Rand Abou Fakher’in “So We Live”, Andrej Krasavın’ın “Artist”, Ali Daraee’nin “Graveyard” ve Gonchukov Arseniy Michailovich’in “The Woman By the Window”, Malaz Usta’nın “A Year In Exile”, Farnoosh Abedi’nin “The Sprayer”, Orhan Dede’nin “The Search”, Faye Xia’nın “It” ve Ali Sohail Jaura’nın “Murder Tongue” isimli uluslararası finalist filmler seyirciyle buluştu. Gösterimler sonrası Betül Benli’nin moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide ise film ekipleri seyircinin sorularını cevapladı.
“Artist” filminin yapımcısı Dimitri Pasichnyuk, filmin bir seriye dayandığını ve aynı zamanda seriyi de kaleme alan bir ekiple 4 gün süren bir senaryo sürecinin ardından bir gün içerisinde çekimleri tamamladıklarını belirtti. “Graveyard” filminin yönetmeni Ali Daraee, dikkati hikâyenin dramatikliğine çekmek için filmdeki görüntü tasarımına yer verdiklerini ve mezarlıkta gördüğü bir kadın ile okuduğu bir haberi birleştirip filmi ortaya koyduğunu kaydetti. “The Woman By the Window” filminin yapımcısı Marat Takturov ise savaşın içinde kalınsa neler hissedilebileceğine ilişkin trajediyi yansıtmak için tek plan çekimde karar kıldıklarını ifade etti. “A Year In Exile” filminin yönetmeni Malaz Usta, kamerayı bir kalem gibi kullandığını, dünya ile iletişim kurma vesilesi olarak da kamerayı seçtiğini söyledi. “Murder Tongue” filminin yönetmeni Ali Sohail Jaura, filmi yapma sebebini ayrımcılığın yeterince konuşulması gerektiğine dayandırdı. Ayrıca film ekibinden Ammar Zafer ve Muhammed Zafer söyleşiye katıldı. “The Sprayer” filminin yönetmeni Farnoosh Abedi ise animasyon dışında kendisini ifade edebileceği bir şey düşünemediğini dile getirdi.
“Yapımcılar, Daha Fazla Dünyaya Açılıp Birbiriyle İletişim Kurmalı”
Son Taslak Platformu kapsamında düzenlenen “Uluslararası Ortak Yapımların İnsani Yönü” başlıklı söyleşide platform direktörü ve yönetmen Belkıs Bayrak, TRT Sinema Müdürlüğü’nden Esra Demirkıran, yapımcı Halil Kardaş ve konuşma koçu, sunum eğitmeni Bonnie Williams filmlerin yapım aşamasında yapımcı ve yönetmenlerin karşılaştığı zorluklar ile birden fazla ülkenin bir arada film yaparken denk geldiği olaylar hakkında konuştu.
Yapım aşamasının bir anlamda insanların tavırlarıyla bağlantılı ilerlediğini söyleyen Belkıs Bayrak, kültürel farklılıkların çalışma düzeni ve saat gibi konularda uyuşmazlık ve etkileşimde zorluk yaşatabildiğini dile getirirken, aradaki farklılıkları yok edecek olanın da ortak yapımların arttırılması olacağına vurgu yaptı. Bonnie Williams, teknik sorunlara eklenen sorunlardan birinin de insan davranışları olduğunu ifade ederken, film üretirken devreye duygusallığın da girdiğinin unutulmamasını istedi. Çalışma etiğine uymayan durumlar ve kültürel farklılıkların saygıyla ilgisi üzerinde duran Williams, “Ortaklık kurarken ne kadar kendiniz olursanız iletişim o kadar kolay olur. Ayrıca yapımcıların daha fazla dünyaya açılıp, birbiriyle iletişim kurmasını istiyorum.” dedi.
Yapımcıların yönetmenlerle iletişiminin bir hayatı paylaşmaya benzetilebileceğini söyleyen Esra Demirkıran, farklı kültürlerin birliği noktasında yaşama ait paylaşımların çok önemli olduğunu belirtirken, filmin oluşum aşamasında her an ulaşılabilir olmanın gerektiğini ancak kültürel farklılıklara göre bunun da değişebildiğini sözlerine ekledi. Yapım sürecine dahil olan herkesin hislerinin ve yorumlarının da çok önemli olduğunu söyleyen Halil Kardaş, bir bütün olarak başından sonuna tüm desteklerin kıymetini vurguladı. Ayrıca Kardaş, yönetmen ve yapımcı için çift yönlü bir seçimden söz edilebileceğini belirtti.
“Kendim İçin Aradığım Film, Festival İçin de Aradığım Oluyor”
Son Taslak Platformu kapsamında gerçekleşen “Festivallerle Tanışalım” söyleşisinde ise yapımcı Ramazan Kılıç, Sırbistan’dan festival programcısı, eleştirmen, belgesel ve deneysel film yapımcısı ve yönetmen Igor Toholj ve Tunus’tan festival programcısı Azza Jedidi deneyimlerini katılımcılarla paylaştı. Kimi sinema yapımcısının filmi yaptıktan sonra nasıl bir festival sürecine dahil olması gerektiğini bilmediğini söyleyerek konuşmayı başlatan Ramazan Kılıç ve katılımcılar, alanında uzman isimlere sorular yöneltti.
Igor Toholj, sanatın, insani yanı açığa çıkarmaya çalışan bir çaba olduğunu belirtirken, festivallerinde yer odağına yöneldiklerini ve çeşitli ülkelerden ortak değerlere vurgu yapan filmleri de seçkilere eklediklerini kaydetti. Toholj ayrıca “Film marketlerinde, endüstrilerde kendim için aradığım filmi arıyorum aslında. Bunun için de çok geziyorum.” dedi. Azza Jedidi ise festivallerinin kadınların çektiği filmlerden oluştuğunu ve kadınları cesaretlendirip, sinemada görünürlüklerini arttırmak için çabaladıklarını ifade etti. Filmi yaptıktan sonra sürecin bitmediğini söyleyen Jedidi, eğitimlere ve sektörden birileriyle sürece devam etmenin çok daha iyi olacağını belirtti.
Festivalde 27 Kasım Programı
Festivalin dördüncü günü Atlas 1948 Sineması’nda saat 13.00-15.00 arasında ulusal yarışma finalistlerinden Muaz Güneş’in “Yasemin”, Deniz Telek’in “Suyu Bulandıran Kız”, Kumru Karataş’ın “Körfez”, Semih Sağman’ın “Gulab Gul”, Celal Yücel Tombul’un “Meryem”, Ahmet Akaltun ve Sezer Baydar’ın “Dağın Arkasında Berivan, Fırat Onar’ın “Perdeler” isimli ulusal finalist filmleri seyirciyle buluşacak. Saat 15.30-17.30 arasında ise Selahaddin Eyüp Tan’ın “Zamanımızın Kahramanları”, Yağmur Kartal’ın “Oyuncakçı Saklı Yadigarlar”, Ali Rıza Erdemir’in “Vesikalık”, Clint Davis’in “Vona”, Zeynep İncetekin’in “Kalem” ve Mehmet Nuri Kaya’nın “Azami Nefes Sayısı” filmleri seyirciyle buluşacak. Son Taslak Platformu kapsamında da saat 18.30-20.30 arasında Atlas 1948 Sineması’da festivalin uluslararası jüri başkanlığını da üstlenen Tunuslu usta yönetmen Nacer Khemir, sinema yazarı ve yapımcı Alin Taşçiyan’ın moderatörlüğünde ustalık sınıfı verecek.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
Bağımsız, yeni nesil, tarafsız haber ve haberciliğin en üst noktasında yer alan habergezgini.com ile Türkiye’nin ve dünyanın gündemini takip edebilirsiniz.
İstanbul böcek ilaçlama hizmetleriyle evinizi haşerelerden koruyun. Güvenli ve etkili ev ilaçlama yöntemleri ile hijyenik…
EduTalks: İstanbul Aydın Üniversitesi’nde sektör liderleri ve öğrenciler bir araya geldi! Dijital markalaşmadan yeni medyaya…
Kadın kazak modelleri, kış günlerinin temel parçaları arasında yer alarak hem sıcak tutar hem de…
Renkler, sadece gözlerimizi değil, ruhlarımızı da boyar. Kırmızı, tutkuyu ve enerjiyi, mavi sakinliği ve güveni,…
Duvar paneli iç mekanlarda hem dekoratif hem de işlevsel amaçlarla kullanılan bir kaplama çözümüdür. Özellikle…
Odeabank, 28. İstanbul Tiyatro Festivali’nde “Bu İşte Bir Kadın Var” temasıyla sahnede.